Görme Engelli İnsanlar Daha İyi mi Duyar?
Görme engelli insanların daha iyi duyup duymadığını açıklamadan önce işitme işlemini nasıl gerçekleştirdiğimizi kısaca anlatalım. Titreşimler sesleri oluşturur ve kulağımıza girdiğinde saç hücresi adı verilen küçük narin kılların ileri geri hareket etmesiyle elektrik dalgalarını meydana getirir. Bu sayede oluşan elektrik dalgaları beyne iletilerek duyma işlemi gerçekleşmiş olur. (Kulak Nedir? Fizyolojisi, Anatomisi ve Hastalıkları)
Duyma hassaslığını ve kalitesini artıran ana kriter, saç hücresi dediğimiz küçük kılların ne kadar sağlıklı olduğuyla ilişkilidir. Saç hücreleri bir kez kaybolduktan sonra bir daha geri gelmezler ve bu durum görme engelli insanlar içinde geçerlidir. Normal bir insanda ortalama 15 bin saç hücresi bulunur, aynı şekilde kör insanlarda da bir o kadar vardır. Kısaca fiziksel olarak bakacak olursak kör insanlar, kör olmayan insanlardan çok daha iyi duymazlar, ancak hepsi bununla sınırlı değildir. Çünkü konuyu daha detaylı ele alacak olursak kör insanların sesleri duymada, diğerlerine göre çok daha iyi performans göstermiş olduğunu fark ederiz. Bu noktada beyin ve duyular arasındaki ilişkiyi biraz daha detaylı ele almamız gerekir.
Beyin, duyu organlarının sağladığı sinyalleri yorumlar ve cevaplar üretir. Görsel bilgiyi işleyen alanlara görsel korteks, ses bilgisini işleyen alanlara işitsel korteks denilir. Eğer herhangi bir duyu organımızı kaybedersek beyin dikkat çekici bir şey yaparak yeniden işlev ve alan düzenlenmesinde bulunur.
Görme engelli kişilerde, görsel kortekse veri girmediği için bu alanda sıkılmalar başlıyor ve beyin tamamen diğer duyulardan gelecek olan verilere odaklanıyor. Ayrıca görsel korteksi de ses, koku, dokunma gibi duyular için kullanmaya başlıyor. Bu sayede daha büyük bir beyin kapasitesine ulaşan görme engelli insanlar daha iyi duyma kabiliyeti sağlıyor.
Peki Her Görme Engelli Kişi İçin Bu Durum Geçerli midir?
Evet geçerlidir. Yetişkinlik dönemlerinde yaşanan görme kayıplarında da beyin kendine şekil verebilir ve duyma yeteneğini geliştirebilir. Burada dikkat edilmesi gereken nokta zamandır. Doğuştan kör olan veya çocukluk döneminde kör olan birisi için, beynin kendini yapılandırmasına çok daha fazla zaman vardır. Ayrıca beyin çocukluk dönemlerinde gelişme sürecinde olduğu için daha kolay yapılanma göstermektedir. Bu kişiler diğerlerine göre daha iyi işitsel performans gösterecektir.
Ayrıca ‘‘Doğuştan Görme Engelli Kişiler Renkleri Algılayabilir mi?” Adlı yazımızı okumanızı şiddetle öneririz.
Ekolokasyon!
Balina veya yunusların çevresini algılamak için sesler yaydığını eminim duymuşsunuzdur. Bu bir biyolojik sonardır ve ekolokasyon olarak telaffuz edilir. Hayvanlarda kullanılan bu teknik çevresindeki cisimleri algılamak ve onlara çarpmamak için kullanılır. Aynısı görme engelli kişiler içinde geçerlidir. Görme engelliler sesleri kullanarak çevresinde yer alan cisimleri eğitim ve istikrarlı bir çalışma sayesinde öğrenebilirler. Hatta yankı sayesinde nesneye olan uzaklıklarını ve büyüklüğünü dahi tahmin edebilirler.
Yinede her görme engelli insan bu alanda iyi değildir veya bunu iyi bir şekilde yapabilecek diye bir kaide bulunmaz. Ancak düzenli çalışmalarla bu yetenekte geliştirilebilir ve öğrenilebilir.
nasıl olurda kaynakça referans makale sunmazsınız ? şaşırtıcı . lütfen ekleyin.